19 Ocak 2016
İş ve Meslek sahibi Kadınlar Türkiye Federasyonu, İstanbul Küresel Etik ve Sürdürülebilir Kalkınma için UNESCO Kulubü ve UNESCO Balkanlar Kadın ve Barış Merkezi’nin işbirliği doğrultusunda; 16. Ocak'ta, İstanbul’da Küresel Etik ve Sürdürülebilir Kalkınma Çerçevesinde İş Yaşamında Kadın Liderliği başlığı altında konferans gerçekleştirildi. İnsan onuru “Sürdürülebilir anlamda bir kalkınmaya ulaşabilmek için öncelikle kaynağı, “insan doğası” ve “insan onuru” olan insan haklarının din, dil, ırk, cinsiyet, toplumsal köken, ulusal aidiyet vb. hiçbir ayırım gözetilmeksizin “eşit” bir şekilde herkese sağlanmasının önemi cinsiyet merceği altında değerlendirildi. Konferans kapsamında 3 panel gerçekleştirildi. İlk panelde Küresel Etik ve Sürdürülebilir Kalkınma ve Barış Çerçevesinde Kadının Güçlenmesi, ikinci panelde Üst Düzey Yönetim ve Karar Mekanizmalarında Kadının Yeri, son panelde de Uluslararası Ağların Kadının Güçlenmesinde Önemi ele alındı. Konferansta ayrıca, kadının üretime dahil edilmesi, kadının önündeki engeller ve bu engellerin nasıl aşılacağı değerlendirildi. Kadın haklarını ele alırken ahlaki ve kültürel normlarla değil evrensel etik değerlere göre hareket edilmesi gerektiği vurgulandı. 2023'e kadar kadının işgücüne katılımının yüzde 35 artmasının planlandığı belirtildi. Önümüzdeki 10 yılda yeteneğe dayalı işlerin yüzde 60 olacağı, şu an bu oranın yüzde 20 olduğu ve bu sayıyı arttırmaya yönelik çalışmalarda kadının kilit rol oynayacağının altı çizildi. Konferansta iş birlikleri geliştirmek ve farklı network ağların kurulmasının mümkün olduğu ve ilk defa farklı alanlardaki kadınların İş Dünyasından, Yerel Yönetimlerden, Sivil Toplum Örgütlerinden bir araya gelindiği ifade edildi. Binyıl Stratejisi 2000 yılında, 192 ülke bireyleri aşırı yoksulluktan ve diğer pek çok yoksunluktan kurtarmak için bir söz verdi. Bu söz ile birlikte sekiz hedef Birleşmiş Milletler Binyıl Kalkınma Hedefleri olarak belirlendi. İşte belirlenen sekiz hedef: Aşırı yoksulluğun ve açlığın yok edilmesi, Evrensel ilköğretimin sağlanması, Cinsiyet eşitliğinin teşvik edilmesi ve kadınların güçlendirilmesi, Çocuk ölüm oranının azaltılması, Anne sağlığının iyileştirilmesi, HIV/AIDS, sıtma ve diğer hastalıklarla mücadele edilmesi, Çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması ve Kalkınmaya yönelik küresel işbirliğinin geliştirilmesi. Kadının güçlenmesi prensipleri Konferansta Cinsiyet eşitliğinin teşvik edilmesi ve kadınların güçlendirilmesi hedefi de ağırlıklı olarak ele alındı. Bu hedef doğrultusunda belirlenen prensipler ise şöyle: İş yaşamında cinsiyet eşitliği için üst düzeyde liderlik ortaya koyun. Kurumunuzda kadın ve erkek tüm çalışanlarınıza eşit davranın, insan hakları ve ayrımcılık yasağı ilkelerine itibar edin ve destek verin. Kurumunuzda çalışan kadın ve erkek tüm bireylerin cinsiyet farkı gözetmeksizin sağlık, güvenlik ve refahlarını garantileyin. Kurumunuzda çalışan kadınları her türlü eğitim ve mesleki gelişim konusunda teşvik edin. Kurumunuzda gelişim, iş geliştirme tedarik zinciri ve pazarlama süreçlerine ilişkin uygulamaların kadınların güçlenmesine yarayacak şekilde yürütülmesini sağlayın. Eşitliği, çalışanların örgütlenme ve savunuculuk haklarını teşvik ederek destekleyin. Kurumunuzda cinsiyet eşitliğine ilişkin ilerlemeyi ölçün ve sonuçlarını kamuoyu ile paylaşın. Sadece Lüleburgaz'ı değil... Konferansa Lüleburgaz Belediye Başkan Yardımcısı Kevser Özkan, İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürü Dilek Çetin Çivi ile Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Reşide Candan katıldı. Başkan Yardımcısı Kevser Özkan konferansla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: " Toplumsal cinsiyet eşitliği bağlamında, dünya ekonomik forumunda açıklanan verilere göre 145 ülke arasında 131.sıradayız ve sadece son l yılda bu negatif açıklık gelişmiş ülkelerle aramıza +30 yılla neredeyse bir iki kuşağın kapatamacağı seviyeye ulaşmıştır. Lüleburgaz özellikle yerel yönetim düzeyinde cinsiyet eşitlikçi yaklaşımıyla, gerek karar mekanizmalarında belediye meclisindeki Türkiye ortalamasının 6 katı kadın temsili ile gerekse %50’inin üzerinde kadın yöneticileriyle toplumsal cinsiyet eşitlikçi yaklaşımıyla da öncü ve örnek bir kent olarak öne çıkıyor. Ulusal ve uluslararası platformlarda Lüleburgaz örneğini anlatıyoruz. Nüfusun %50’ini oluşturan kadınların ekonomi dışında bırakılması ile sürdürülebilir kalkınmanın mümkün olamayacağı ve kadın haklarının sağlanamadığı toplumlarda insan haklarından söz etmenin mümkün olamayacağı artık dünyanın da öncelikli gündemi arasında. Biz sadece Lüleburgaz'ı değil, dünyayı da takip ediyoruz...Pardon hatta bazı durumlarda dünyanın önünde yürüyoruz. Lüleburgaz 2016 Kadın Yılında pek çok önemli projeyi hayata geçirirken, Avrupa Konseyi “Global Voice for Women” 2017'yi “Kadın Yılı”, 2018'i de “su yılı” ilan etmeyi planlıyor…”